Eşimi başörtüsüyle aldattım

Bu size anlatacağım gerçek bir olay. Ben evliyim. Düğünden sonra yeni eşimle balayına gittim. Ege kıyısında güzel bir otelde bir hafta geçirip İstanbul’a döneceğiz. Evlenmeden önce bir ilişkim oldu ama karım bakire. İlk gece çok şımartıldı ve ben de fazla ileri gitmek istemedim. Geçen gece karımın saten geceliğini vahşice ezdim ve sonra çiçek açtım. Üçüncü gün eşimin ağrıları yüzünden ilişkiye giremedik. Ağzımda seksin tadı kalıyor. Dördüncü gün eşimle birlikte otelin havuzuna gittik. Havuzun yanında bir grup turist var. Otelin yanındaki plaja gittik. Uçsuz bucaksız sahilde çok az insan var. Sahilin arkasındaki zeytinlik… Biraz denize gittik. Sonra uyum sağlamaya başladık. Karım gözleri kapalı yatıyordu ve ben etrafa baktım. Çok geçmeden 18 yaşında duvaklı genç bir kadın ve 25 yaşında sarı bıyıklı bir erkek minibüsle 20 metre ötemize geldi. Sonra zeytinlikte gözden kayboldular. Bir süre sonra, sadece beyaz külot ve sütyen giymiş, lolita sallayacak vücutlu, tesettürlü genç kadın belirdi ve yanında adam vardı. Kız sarışın, çilli, ince ve uzun. Bana biraz Tuğba Ünsalı’yı hatırlattı. Denize girip çıktılar. Kız denizden döndüğünde güzel üçgenini görünce adeta çıldırdım. Kız döndü, sütyenini çıkardı, elleriyle göğsünü kapattı ve tekrar denize girdi. Denize girince denizin göğüslerini kapattığını zannederek ellerini göğüslerinin üzerine koymuş ama dalgalar vurunca tüm güzelliği ortaya çıkmış. Hayretler içinde izledim, bayıldım. Karım uyuyor. Yarım saat geçti. Adamın cep telefonu çaldı, güneşte oturan kadına kalkmasını söyledi. Kız omuz silkti. Adam açıkça kadını etkilemeyi başaramadı. Adam yardım ister gibi elini kaldırdı. Kalktım ve adamın yanına gittim. Abi biz köyden geldik yeni evlendik. şehre gitmeliyim Burası biraz yalnız. “Sen orada olursan karım da beni bırakır” dedi. Ben de. Tabiki tabiki. Biz de yeni evlendik. Karınızın mutluluğunu bozmayın. Hadi, hadi.” dedim. Adam gitti. Ben de evime dönüp karımı uyandıracağım ve güneş tepede olacak. odasına gönderdim. Sonra güneş yağı aldım ve lolitama gittim. Güzel bir cildin var, güneş yanığı oluyorsun. Hadi biraz gölge alalım.” dedim. Kız hemen ayağa kalktı. Arka planda zeytin ağacının altına girdik. O biraz utangaç. Kocana seninle ilgileneceğime dair söz verdim. Söyledim. Birkaç şakadan sonra kız rahatladı. Sonra elime güneş yağı döktüm ve tepkisini kontrol etmek için cildine dokundum. Cevap vermeyince devam ettim. Omzuyla, göğsüyle, karnıyla konuştuğumda kucağına çıktım. Güzel üçgenin yanına geldiğimde o da bana sarıldı. Deli gibi öpüştük ve zeytinlere bulandık. Biraz toparlandıktan sonra daha iyi bir yere taşındık. Çapraz çişimi şortumdan çıkardı. Yuttu, ovuşturdu, emdi. Çok fazla zamanımız var. Sabrım tükendi, orada uzanmasına izin verdim, aletimi onun güzel çıplak amına soktum. Birkaç hareketten sonra ona gerçekten aşık oldum. Ben ileri geri dönerken kadın memnuniyetle başını salladı. Sesi çıkmasın diye ağzını kapattığım için sesi duyulmuyordu. Çıkmaya başladığımızda aptal aşkımız sona erdi. Kız ağlamaya başladı. İlk başta kızı incittiğimi düşündüm. Ama inanamayarak kız sevinç gözyaşlarına boğuldu. Ağlarken “ne güzel… Anında değiştik. Kadın imamın kızıdır. Birkaç erkekle çıktıktan sonra imam, kızı köyde bir minibüs şoförüyle evlendirdi. Kocası serbest dolaşımına izin verdi ama o kıskanıyordu. Git şimdi. Kıskanç kocam ikimizi de öldürecek.” diye yolladı. Ayrılmadan önce cep telefonumu verdim. Mar hy hat nea belle

Bir yanıt yazın